Bahçe mobilyası 2020’de bir kaç yıl önce başlamış olan sıradışı devrimini sürdürüyor.
Bahçe mobilyası ürünlerinde PVC’nin yerini ahşap almaya başlıyor. Çünkü dış mekan ve iç mekan arasındaki belirgin ayrışmanın arkasında aslında kopmayan bir bağ bulunmaktadır. Dış mekan eğilimleri her zaman iç modaya göre belirlenir.
Bu iki dünya arasındaki sınır gün geçtikçe ortadan kalkıyor ve dış mekanlar iç mekanların konforuna kavuşuyor.
Tasarım ve Teknik Birleşiyor
Bahçe mobilyasındaki en büyük zorluk teknik performans ve estetiğin bir arada olmasıdır. Bu nedenle bu sektör uzun süredir bu zorlukların kısıtlamalarına daha az maruz kalan iç dekorasyonun gölgesinde kalmıştır. Markalar kötü hava koşullarıyla başa çıkmak ve yıllar boyunca dayanabilecek parçalar üretmek için sürekli olarak yeni çözümler geliştirmektedirler.
Dış koşullar bizi bazı açılardan kısıtlarlar. Örneğin renkler güneşe karşı dayanıklı muamelesi görse de bazıları solmaya mahkumdur. Bu nedenle malzeme seçiminde en önemli etken dayanıklılıktır.
Ahşap, dış mekan koleksiyonlarına girdiğinde akla ilk gelen malzeme, doğal direnci ile bilinen tik ağacıdır. Bu özellik onun yaratıcı dış mekan mobilyalarının vazgeçilmez malzemesi olmasını sağlar.
Bahçeniz Evinizin Gerçek Bir Odası Gibi
İç ve dış tasarım eğilimleri arasındaki sınır, salonlara eklenen teraslar ve büyük balkon çılgınlığı ile gün geçtikçe ortadan kalkmaktadır. Bu furya, açık havada olması sebebi ile terasla benzeşen bahçe mobilyasını da etkilemektedir. Bu sebeple artık bahçeyi de evinizin bir odası olarak kabul etmek kaçınılmaz olmuştur. Öyleki, bazen misafirlerin ilk gördüğü yer evinizin bahçesi oluyor ki bu da bahçe mobilyasına verilen önemi arttırıyor.
Fikir: Evinizin içi ve bahçeniz için aynı dekorasyon tarzını benimseyin.
Bu akımda modülerlik de büyük önem kazanıyor. İnsanlar sandalyelerini terastan odaya taşımak isterken, yemeklerini de banyoda yemek isteyebilir. İşte dekorasyonu eğlenceli yapan şey de tam olarak bu alanlar arasındaki bulanıklık olmaktadır. Bu yüzden yeni dış mekan ürünleri bahçe ve ev arasındaki dolaşıma uygun olarak üretilmektedir. 2020 koleksiyonlarında bu eğilim çok iyi hazırlanmış parçalarla yansıtılmakta ve dekorasyon adeta bir oda gibi yapılmaktadır.
Maksimum Konforlu Odalar
Bütün tasarımcıların hem fikir olduğu bir konu da konforun bahçe mobilyasında değişmez bir trend olduğudur. Moda olan renkler yada malzemeler ne olursa olsun hepsinin asıl amacı konforu sağlamasıdır. Örneğin bahçe sandalyeleri eskisi gibi sert olmak yerine dayanıklılıktan ödün vermeden daha yumuşak yüzeylere sahip olmaktadır.
Tabiki malzeme seçimi konfor için tek önemli parametre değildir. 2019 koleksiyonları daha çok büyük minderler ve oturma gruplarını öne çıkartmıştır ve geçtiğimiz sene bunlara bahçelerde ve teraslarda oldukça sık rastladık.
Dış Mekan Aksesuarları
Bu sene sadece bir koltuk yada kanepe ile yetinmek yok. Artık aksesuarla bahçemizi süsleme zamanı. Sektör küçük odalardan ilham alarak gelişmekte ve ayaklı masalar, tatlı setleri, tepsiler, saç ayaklar gibi objelerle desteklenerek bahçeleri adeta bir oturma odasına dönüştürmektedir. Son olarak puflar da artık kendisine bahçelerde yer bulmaya başlamaktadır.
Ayrıca dış mekan bibloları hala nadir görülmekle birlikte, dış mekan halıları ve aydınlatma araçları koleksiyonlardaki payını arttırmaktadır. Genel olarak amaç dış mekanı daha fazla kişiselleştirmektir. Bu aksesuarlar günümüzde bir konutun tüm alanlarında aranan sıcak atmosferi sağladıklarından dış mekanın dönüştürülmesine de oldukça yardımcı olmaktadırlar.
Tasarımda Egzotik Etkiler
Göçebe dünyası 2019’da oldukça popülerdi. Bahçe mobilyaları da her zamankinden daha uzak olan ülkelerden esinlenen renkler ve dokularla bizi şaşırtmaya devam ediyor. Dış mekan tasarımcıları ise bu egzotik baskıya yenik düşmektedirler. Mesela artık sert dokunun, sepet örgünün ve kanvasın yerini minderlerin yumuşaklığı almaktadır.
Öte yandan İskandinav trendinin etkisi ve ahşaba geri dönüş de devam etmektedir. Renk olarak kahverengi, gül, mercan ve pişmiş toprak tonları oldukça göze çarpmaktadır.
Bir yanıt yazın